Hürdüşün Gazetesi İmtiyaz Sahibi Lokman Gül, son yerel seçimlerin üzerinden 6 ay geçmesine rağmen bir çok konuda eleştirilen Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem’i topa tuttu. Gül’ün söylediği bir çok konuda haklı olduğunu belirten vatandaşlar Gül’ü taktir etti!
İŞTE GÜL’ÜN O YAZISI
Zonguldak’ta tartışılan çok işler var. Elinizi nereye atsanız pis kokular geliyor.
Tartışılır, pis kokular gelir ama asıl mesele bir Allah’ın kulunun çıkıp da bir şey dememesi, yetkililerin sessizliği…
Herkes 3 maymunu oynuyor.
Bir tek Devrek Belediye Başkanı Özcan Ulupınar, halkın ve belediyenin hakkını hukukunu korumak için mücadele ediyor.
Önceki dönemde bazı büfe ve dükkanların sudan ucuza verilmesinin önüne geçen yeniden ihale yapıp belediyenin kira gelirini artıran Ulupınar, Devrek’in önceki Belediye Başkanı Çetin Bozkurt döneminde tartışılan birçok konuyu, tartışılan yolsuzluk iddialarını somut hale getirip hesabını soruyor.
Önceki dönem yolsuzluklarının üzerini örtmüyor, hayali faturaların, emekli ikramiyelerinden vurulan volilerin üzerine gidiyor.
Para halkın parası, belediye halkın belediyesi. Halkın parasıyla belediyenin nasıl zarara uğratıldığını, birilerine ne kayıklar çekildiğini tek tek ortaya koyuyor, müfettiş çağırıyor, eni konu incelenmesini sağlıyor.
Peki Zonguldak Belediyesi’nde neler oluyor?
Önceki dönemde tartışılan hiçbir konu olmamış gibi davranılıyor.
Tahsin Erdem, Belediye Başkanı seçilmesinde önceki dönem belediye başkanının tartışılan uygulamalarının da önemli etkisi olduğunu yok sayıyor.
Koltuğa oturur oturmaz belediyenin borç batağına sürüklendiğini söyleyen, borçları afişle halka duyuran Tahsin Erdem, o borçların nasıl bu hale geldiğini sorguluyor mu?
Hani hesap sorulacaktı?
Özel kalemin kullandığı ve belediye kasasından alınan pahalı cep telefonları nerede?
100 milyon lirayı bulan köprü hurdasının 3 milyon 450 bin TL’ye verilmesi kamu zararı değil mi? Ortada büyük bir rant varken ve ciddi tartışmalara yol açmışken şimdi hesabını sormamanın mantığı nedir?
Hem Zonguldak işlevsel bir köprüden oldu hem de yıkımıyla ortaya çıkan büyük rant tartışma yarattı.
Yapanın yanına kâr mı kalacak?
Bu tartışmaların da etkisiyle seçimde fark atanlar neden halen sessiz?
Seçime ramak kala yollara dikilen aydınlatma direklerinin neden pahalı olduğu sorgulanmayacak mı?
İtfaiye ve diğer birimlere alınan iş elbiselerinin yüklü miktar tutmasının nedeni sorgulanmayacak mı?
100’ü aşan kiralık araçların amaçları dışında kullanılmasının bile belediyeye getirdiği yükün hesabı yapılmayacak mı?
Hem sözde ihaleyle düşük kira bedelleriyle, hem de 3. Şahıslara kiraya verilmesiyle tartışma konusu olan kıyaklara neden sessizler?
İşe gitmeden maaş alanlar gündemdeydi. Karı-kocanın işe alınmasının yarattığı tartışmayla o işe de el atma cesaretini gösteremediler.
Herşey eğer eski tas eski hamam olacaksa büyük iddialarla belediye başkanı seçilmenin ne anlamı kalıyor ki?
Evet, Tahsin Erdem, kendi döneminde çalmaz-çaldırmaz ama önceki dönemde halkın hakkının, halkın parasının ranta kurban edilmesine, belediyenin zarara uğratılmasına sessiz kalmak bu özelliği tartışılır hale getirmez mi?
Erdem’in adaylığı dönemindeki en büyük vaadi sosyal belediyecilikti. O anlayışla Kent Lokantası’nı açtı. Hergün 500 kişi 50 TL’ye yemek yiyor.
Ama binlerce haneyi, on binlerce insanı ilgilendiren suya, katı atığa, belediye hizmetlerine yüzde 100, yüzde 700’lere varan zamlar yapmanın sosyal belediyecilikle ne ilgisi var? Su faturaları zamdan önceki faturaların iki-üç katına çıktı sonuçta…
Tahsin Erdem, 6 ay gibi kısa sürede öylesine bir hayal kırıklığı yarattı ki partisinin ön seçiminde ona destek olanların bile en az yarısını küstürdü.
Belediye Meclisi’ne danışmayan ama çevresindeki birkaç çıkarcının kafasına gidip ben yaptım oldu diyen bir Belediye Başkanımız var.
Özel Kalem Müdürünü, aradan 5,5 ay geçtikten sonra il, ilçe yönetimlerinin, belediye meclis üyelerinin büyük kısmının karşı çıkmasına rağmen görevden alan Tahsin Erdem, eğer bu göreve bir yakınını atarsa siz bakın o zaman curcunaya!
Kapalı kapılar ardında verilen sözler yerine gelmeyince işin içinden çıkamadı.
Bugün polis korumasıyla geziyor. Bu korkunun nedeni nedir?
Başkana toz kondurmayan, her şart altında savunan Elmas TV Genel Müdürü Akın Kavi bile eleştirmeye başladı.
Önceki dönem Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ın balonu 1 yılda patlamıştı, şimdiki Belediye Başkanı Tahsin Erdem’in balonu 6 ay olmadan patladı.
Çünkü ona güvenenleri hüsrana uğrattı.
Düz yolları bile sorunlarla çabuk geçen Erdem artık yokuş aşağıya gidiyor.
Partililer bile Erdem’in kendisini toparlama umudunu yitirmiş durumda. Bu nedenle partinin önde gelenlerinin bir an önce bu gidişe bir dur demesi gerekiyor.
İnsan içine çıkacak ne cesareti ne de yüzü var!