KGD (Koltuk-Gıybet-Dram)

Karaelmas Gazeteciler Derneği’nin (KGD) son yıllarda yaşadığı çalkantılar, Zonguldak basın camiasında adeta bir pembe diziye dönüştü.
Başrollerde Mustafa Emen, yan rollerin bazen kahraman bazen de kötü adam olduğu gazeteciler, bolca entrika ve tabii ki koltuk sevdası…
Bu hikayeyi izlerken bir yandan kahvemizi yudumluyor, bir yandan da “Bu kadarına da pes!” demekten kendimizi alamıyoruz.
Eskiden KGD’nin bir ağırlığı varmış.
Ancak ne olduysa olmuş, dernek bugünlerde “Tabela Derneği” olarak anılmaya başladı.
Hatta bu benzetme yapılınca Mustafa Emen’in alınganlık gösterdiği söyleniyor.
Ama gerçekler acıdır, değil mi?
Şimdiki duruma bakınca, KGD’nin gazetecilik mesleğine katkı sağlama görevi şöyle bir dursun, daha yönetim kendi arasında anlaşamıyor.
Görünen o ki, KGD artık bir meslek örgütünden çok bir arenaya dönüşmüş durumda.
Mustafa Emen’in başkanlık hikayesi ise tam bir politik manevra dersi niteliğinde.
Başkanlık koltuğu için yapılan kıvrak manevralar, adeta bir bale gösterisi gibi.
Eşim Ergin Özkul’un adaylığı sırasında yaşananlar, KGD tarihine altın harflerle yazılacak cinsten.
Ama işin en komik yanı, Mustafa Emen’in bu savaşı sadece bir oy farkla kazanması.
Düşünsenize, koskoca dernek başkanlığına bir oyla tutunuyorsunuz.
Bu da gösteriyor ki, koltuk sevdası bazen insanı her türlü manevraya zorlayabiliyor.
Tabii ki KGD’nin hikayesi bununla bitmiyor. Eşim Ergin Özkul’un dernekten ihraç edilmesiyle olaylar daha da ilginç hale geliyor.
“Koltuk için tehdit unsurlarını temizleme operasyonu” diye buna denir.
Ancak ironik olan şu ki, dernek WhatsApp grubunda üye olmayan birçok gazeteci hala varlığını sürdürüyor. Bu nasıl bir mantık?
Mustafa Emen’e sesleniyorum:
Üye olmayan arkadaşları gruptan çıkaralım lütfen!
Yönetim kurulu geçen yıl oy birliği ile bu kararı almıştı.
KGD’nin Nisan ayında yapılacak kongresi öncesinde yaşananlar ise tam bir tiyatro oyunu gibi.
Mustafa Emen ve karşı tarafın üye toplama yarışına girmesi, derneğin artık meslek örgütü olmaktan çok bir seçim kampanyası merkezi haline geldiğini gösteriyor.
Yeni üyelerin kabul edilip edilmemesi üzerine yapılan oylamalar, çekimser oylar ve sonuçta kabul edilmeyen üyelikler…
Bu kadar entrikayı Hollywood senaristleri bile yazamaz.
Kulislerde konuşulanlara göre, Bahattin Arı’nın başkan adayı olacağı söyleniyor.
Bu yarışın sonunda kazanan kim olacak bilinmez ama kaybedenin gazetecilik mesleği olduğu şimdiden netleşmiş gibi.
Karaelmas Gazeteciler Derneği’nin geldiği noktada akıllarda tek bir soru var:
Bu dernek gerçekten gazetecilerin haklarını savunan bir meslek örgütü mü, yoksa kişisel çıkarların döndüğü bir tiyatro sahnesi mi? Görünen o ki, bu sorunun cevabını bulmak için biraz daha entrika izlememiz gerekecek.