Dün akşam üzeri gelen 48 saatlik sokağa çıkma yasağının sonuçlarını belki de ülke olarak çok ağır ödeyeceğiz.
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki; dün akşam kendilerini bilinçsiz bir şekilde sokağa atanlar, kendilerini şimdi bilinçli bir şekilde 14 gün karantinaya almalıdır.
En azından bunu kendileri için olmasa bile, sevdikleri için yapmalıdır.
Canlarını ortaya koyan sağlık çalışanlarının, o emekleri için yapmalıdır.
Kolluk kuvvetlerinin uykusuz geceleri için yapmalıdır.
Sokağa çıkma yasağı maalesef Türkiye’de yanlış anlaşıldı.
Yapılmak istenilen uygulama doğru ama yöntemi kesinlikle yanlıştı.
2 hafta da sağlanmaya çalışılan karantina, 30 dakikada alt üst oldu.
Sokağa çıkma yasağı diye duyurulan yasağın, tam olarak neleri içerdiğini yetkililerin geç belirtmesi sonucu, yasağın geldiği şehirlerde büyük paniğe neden oldu.
Binlerce insan market ve fırınlar önünde kuyruk oluştururken sosyal mesafe hiçe sayıldı.
Bu yasak daha erken saatlerde açıklanabileceği gibi, daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi Zonguldak pilot bölge ilan edilebilir, bu yasak ilk Zonguldak’ta uygulanabilirdi.
Zonguldak’taki etkilerine göre diğer şehirlerde de nasıl bir uygulama yapılacağı kestirilebilirdi.
Dün akşam sokağa çıkan insanları kesinlikle anlamış değilim.
Neyin korkusuydu bu?
Gerçekten koronavirüs’ün etkilerinden çok aslında cehalet ile savaşıyoruz.
Aslında dün akşam ki görüntüler ilim ve bilimin ne kadar önemli olduğunu ve asıl savaşılacak konunun koronavirüs değil cehalet olduğunu gösterdi.
Çünkü cehalet biterse bu vaka olayları da bitecek.
ZONGULDAK’IN VEKİLLERİ…
Zonguldak’ın milletvekilleri…
Gerçekten Zonguldak halkının temsilcileri olan bu insanların Zonguldak’ı gerçekten temsil ettiğini düşünüyor musunuz?
Ben artık düşünmüyorum.
Belki de dün akşam sokağa kendilerini çılgınca atan, kendilerinden başka kimseyi düşünmeyen insanları temsil edebilirler ama gerçekten bilinçli insanları temsil etmediğini düşünüyorum.
Zonguldak’ın 5 Milletvekilini analiz etmek gerekirse;
Deniz Yavuzyılmaz; Vaka olaylarının ilk yaşandığı süreçten bu yana açıklamalarda bulunurken, birçok kesim tarafından şov yapmakla suçlandı. Vaka sayılarının Zonguldak’ta ısrarla fazla olduğunu söylerken, kendisi Zonguldak’ta hiç gözükmedi. Birçok kesim tarafından; “İstanbul vekili mi, yoksa Zonguldak vekili mi?” sorularının sorulmasına neden oldu. Süreci İstanbul ve Ankara’dan yönetmeye çalışması Zonguldak halkı ve tabanının tepkilerine neden oldu. Zonguldak’tan uzaklaştığı sürece, Zonguldak’taki sevenlerin gönlünden de uzaklaşacaktır. Büyük umutlarla Zonguldak’tan vekil olan Deniz Yavuzyılmaz bugün gerçekten Zonguldak’a İstanbul’dan bakıyor. Ama yine de şuan anketlerde Zonguldak için en çok çalıştığı belirtilen vekil olarak gözüküyor. Yalnız bunu Deniz Yavuzyılmaz’ın başarısı olarak görmüyorum, diğer milletvekillerinin yerinde saydığının bir belirtisi olarak görüyorum.
Ünal Demirtaş; Türkiye gündeminin sorunları ile daha çok meşgul olan Demirtaş, Zonguldak’a Ereğli’den bu yana geçemiyor. Milletvekilliği tecrübesi olarak Deniz Yavuzyılmaz’dan daha tecrübeli olan Demirtaş, CHP’de tam olarak abilik görevini üstlenemedi. Bugün Zonguldak’ta yapacakları hamlelerle Zonguldak’ta bilgi kirliğini önleyecekken, CHP’nin iki ismi de bilgi kirliliğini arttırdı. Halbuki Zonguldak’a gelseler, Zonguldak Valiliğini ziyaret edip net bilgileri alsalar, veya alamıyorlarsa bile bunu net bir şekilde basın toplantısında söyleseler belki de bugün Zonguldak’ta çok farklı anılırlardı.
Hamdi Uçar: Zonguldak’ta bana göre milletvekilliğini hiç hak etmeyen bir isim var, oda Hamdi uçar. Basına aba altına sopa gösteren, Ankara’da; “Zonguldaklı olmaktan utanıyorum” diyen, bürokratları gece gündüz yerden yere vuran Uçar’ı, bu vaka olaylarındaki sürece ne katkı verirken gördünüz? Gece gündüz eleştirdiği bürokratlar canını tehlikeye atıp sokak sokak insanları uyarırken, aslında verdikleri en güzel mesaj Hamdi Uçar’a oldu. Bürokratlar belki Zonguldaklı değiller ama Zonguldak’ın bu vatanın bir parçası olduğunu çok iyi biliyorlar. Bana biri gerçekten söyler mi? Hamdi Uçar siyasete girdiğinden beri, kendisinin mal varlığının artışı dışında Zonguldak için ne yaptı?
Polat Türkmen: Ak Parti’ye, Zonguldak Milletvekillerine ağabeylik yapacağını düşünürken, bana dokunmayan bin yaşasın modunda olan bir isim. Bir daha milletvekili olamayacağını bilen bir isim olarak ne etliye, ne sütlüye karışmıyor. Vaka olaylarının yaşandığı ilk günden beri sürece en küçük katkı sağladığını duymadım. Ne diyelim Ak Parti Zonguldak 1. sırasından vekil olan bu ismin bu şekilde çalışmasını da kamuoyuna bırakıyorum.
Ahmet Çolakoğlu: Bence hala milletvekili olduğunu farkında değil. İş adamı modunda devam ediyor. Zonguldak’a bir katkısı olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. Özel günlerden özel günlere danışmanı bir mesaj yayınlar, basında onu kullanırsa gazetenin bir köşesinde kullanır. İnanmıyorsanız Google Ahmet Çolakoğlu yazın, bir tane düzgün fotoğrafını bile bulamayacaksınız. TBMM’de gündem dışı söz alarak kaç defa Zonguldak’ın sorunlarını dile getirdi, bir bilgisi olan var mı?
İL EMNİYET EMNİYET MÜDÜRÜ İZİN VERDİ