Evet artık bilgilendirme anlamında ne yazsak, ne yapsak bazı insanlara kapıdaki tehlikeyi anlatamıyoruz.
Biliyorsunuz, belli sebeplerden dolayı da artık yazamıyoruz.
Çünkü yazdığımızda, bizler yani gazeteciler; halkı korku ve paniğe sevk eden kişiler oluyoruz.
Türkiye genelinde verilen Korona vakaları ile ilgili istatistiksel bilgilerden başka bir şey de bilmiyoruz!
Aslında gazeteciler olarak; “Evde Kal” demekten ve kendimizi sokağa atıp, dışarda olup biteni size yansıtmaktan başka bir şey de yapamıyoruz.
Ama fırçayı da sokakta yine biz yiyoruz.
Biz toplum polisleri değiliz.
Bizler gazeteciyiz.
Asli görevimiz yaşanılan durumları halka en objektif şekilde iletmektir.
Tutup da sokakta insanlara içeri girin diye bağıramayız.
65 yaşın altında kimseye “evine git” diye fırça atamayız!
Çünkü bir gazeteci olarak öyle bir hakkımız yok.
Bugün bankanın önünde Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş; “Sokağa çıkma yasağı gelse ne yapacaksınız?” diye vatandaşa sitemde bulunuyor.
Çok haklı, ama vatandaşta şunu soruyor; “Madem bu kadar tehlike altındayız, bu sokağa çıkma yasağı niye gelmiyor?”
Biz sormaya korkar olduk, artık vatandaş soruyor?
Sokağa çıkma yasağının niye gelmediğini kendi düşüncelerimle ben size söyleyeyim.
Mesela Türkiye’de hayatı yüzde 80 durduruyoruz ama elektrik faturasını durduramıyoruz.
Mesela Zonguldak’ta millete evine gir diye bağırıyoruz, ama o eve gir dediğimiz insana “Çalışmazsan evine ne getireceksin?” diye sormuyoruz.
Banka kuyruklarındaki insanlara sosyal mesafeni koru diyoruz ama bu ay kredi taksit ödemesi olana “5 ay kredi ödemeyeceksin” diyemiyoruz.
Aslında çok şey var da yazacak, dedim ya bazen ellerin mecburiyetten tuşlara gitmiyor.
Yine aynı yere geliyoruz, yazamıyoruz…
Mesela Korona Virüsten Zonguldak’ta kaç kişi öldü? Soramıyoruz…
Şu an test sonuçları pozitif çıkan kişilerin en çok hangi mahallelerden olduğunu bilmiyoruz.
Sağlık personellerinin kaçı bu virüse yakalandı, mevcut sağlık personelleri de karantinaya alınırsa yerlerine geçebilecek hazırda sağlık personelleri var mı?
Bilmiyoruz!
Zonguldak’ta hastanelerde solunum cihazına kaç kişi bağlı bilmiyoruz.
Hastaneler ne durumda, kaç kişiye daha yetecek solunum cihazımız var? Bilmiyoruz!
Evet geç kalınırsa, İtalya’dan beter olacağımızı defalarca söyledik.
Defalarca durumun kötüye gittiğini belirttik.
Biz LENS MEDYA HABER olarak üzerimize düşeni sonuna kadar yaptığımızı düşünüyoruz.
Bu akşamdan itibaren en az 1 hafta sokağa çıkma yasağı getirilmezse durumun daha da kötüleşeceğini yine söylüyoruz.
Söylüyoruz ama dediğim gibi soramıyoruz.
VAKA SAYISI 10 BİNİ GEÇTİ