KIZILAY SODASI VAR! İSTER MİSİN?

Şantajcılığı gazetecilik sanan kimliklerden bazıları bizim ekrana çıkmamızdan rahatsız olurken kendi yüzlerine hiç bakmıyorlar.

Rahatsız olmaları bizim doğru işler yaptığımızı gösterirken yine bunların haline gülüyor ve Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ın kendilerine Kızılay sodası ikram etmesini öneriyorum.

Kolisi kaça gelir bilmiyorum ama Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan’ın daha önce ikram ettiği Kızılay sodası bunların hazımsızlığına iyi gelecektir.

En azından ben öyle umut ediyorum.

Bu konuları kamuoyu önünde tartışmak, konuşmak pek hoşuma gitmese de bunların anladığı dilden cevap vermeyi de çok seviyorum.

Bir işi kaç yıldır yaptığından çok nasıl yaptığın ve hangi ahlakla yaptığın çok daha önemlidir.

Mesela ben hiç iş arkadaşımın eşi hakkında dedikodu yapmadım.

Mesela ben hiç iş arkadaşımın bacaklarını konuşmadım.

Mesela ben hiç şantaj yaparak kimsenin yatak odasını yazmadım.

Mesela ben hiç birinin özel hayatını yazarak ölümüne sebebiyet vermedim.

Mesela ben hiç iş arkadaşımla birlikte olup, sonra düğününde göbek atmadım.

Mesela ben hiç birine arkasından küfür edip sonra yanıma almadım.

Mesela ben hiç iş arkadaşımı eşiyle tehdit etmedim.

Anlayacağınız insanda bir yüz aranacaksa onun karakterine bakmanız yeterlidir yoksa güzellik gelip geçidir.

İnsanlar bizi yüreğimizden, bunları da iki yüzlülüklerinden tanıyor. 

Şimdi rahatsız olsalar da devam edeceğiz, rahatsız olmasalar da devam edeceğiz.

Biz işimize bakacağız.

Gerektiğinde de bunlara aynı şekilde cevapta vereceğiz.

İsmet İnönü’nün de söylediği gibi; “Bir memlekette namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça kurtuluş yoktur.”

İşte biz böyle bir ecdadın evlatlarıyız.

O yüzden yine diyorum!

Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan yayınlarda Kızılay sodası ikram ediyor.

Gidip içebilirsin kardeş.

Yoksa ben ikram edeyim!

MESELENİN ASLI!

Zonguldak’ta ne zaman yayın yapsak gazeteciliği şantaj aracı olarak kullanan satılık kalemlerin saldırısına ve hakaretlerine uğruyoruz.

Basın yayın organlarını bu kadar itibarsızlaştıran bu zihniyetin de bir gün sonu gelecek!

Bir gün iki yüzlülük değil, asıl gerçekler kazanacak!

Bizleri bu kadar diline dolayanlara bakar mısınız?

Oturup iki saat yayının analizini yapabilecek kadar sıkı takip ediyorlar.

Bu işler yüz meselesi değil bence karakter meselesi.

Benim alnım ak Gazipaşa’da geziyorum.

Asıl yüzsüzler gezemiyor sıkıntı orda!